16 Nisan 2011 Cumartesi

Maskeli Tarih

Sevgili etraf gönülleri size beni çok etkileyen bir kitabı tanıtmak istedim. Kitabın yazarı; Mustafa Yahya Coşkun.

Churchill, Çanakkale'den mağlup olarak İngiltere'ye dönünce ona niye galip gelemediğini sorarlar, o da cevap vermek için öncelikle büyük bir havuza üç tane balık attırır. Sonra da bir kaç kişiye girip bu balıkları yakalayın der. Elbette suda balık yakalamak mümkün değil. Bir müddet sonra balıkları yakalamak için havuza atlayanlar elleri boş, havuzdan çıkarlar.

Churchill de: "İşte balıkları yakalayamadınız. Çünkü balık suda iken yakalanamaz. Bu balıklar Türklerdir, su da onların dini. Onları dinlerinden uzaklaştırmadan onları yenemeyiz." der. Sonra da elinde bir kova eğilir ve kovayı su doldurup dışarı döker. "Ben artık Türkleri suda yakalamaya çalışmayacağım, her gün bir kova suyu bu havuzdan alacağım, nitekim su bittiğinde Türkler de ölecektir." der.



Kitabın arka kapağında ise şunlar yazmaktadır:

Tarihe eleştirel bir gözle bakılıp ders almak amaçlanmazsa; tarih tahrif edilmiş bir propaganda aleti olmaktan öteye gidemez.
Herzl Siyonist kongrede: "Ben İsrail´i kurdum. Sizler de elli sene sonra göreceksiniz." diyordu ve dediği gibi de oldu. F.D. Roosvelt ise: "Siyasette hiçbir şey tesadüfî değildir. Bir şey vuku buluyorsa, o hadisenin bu şekilde zuhur edeceğinin önceden planlandığından emin olabilirsiniz." diyordu...

Günümüzde çalışmalarını beş bin yıllık bir hafıza ile yürüten Siyonizm ideolojisinin bugününü anlayabilmek için elbette tarihe bakmak lazım. Ama hangi tarihe? Akademik kaygılarla, önkabullerle bize dayatılan ve gerçek olduğuna inandırılmaya çalışılan maskeli tarihe mi, yoksa maskenin altındaki gerçek tarihe mi? Hadiselere biraz farklı bakmaya çalışmak ve olayların kime yaradığını sormak bize en gerçekçi cevabı verecektir. Gelin tarihe bir de maskeyi kaldırarak bakalım. Telaviv tiyatrosunda oynanan tarih piyesine değil. Perdenin arkasındakine...

Mustafa Yahya Coşkun

Özellikle tarihi merak edenler için okunması gereken kitaplardan biri olduğunu söyleyebilirim.

13 Nisan 2011

Duygu Özdemir

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorum yapmak ve siteye üye olmak isteyenler, Gmail hesabı ile siteye üye olabilir, Sitede yorum bölümünde, “yorumlama biçimi” yazan butondan “Google hesabı” yazanı seçerek yorumunuzu yazabilirsiniz.

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.