20 Mayıs 2011 Cuma

Osman Pamukoğlu - Unutulanlar Dışında Yeni Bir Şey Yok


İşin aslı uzun zaman oldu kitaplarla alakayı kestim, kafam o ayarda değil. Zaten roman okumaktan çok gerçekleri okumayı tercih ederim. Romanları öneri üzerine okudum. Doğudaki askerlerin gerçek mücadele anlarını anlatan bu güzel kitabı özellikle Serenegas'a tavsiye ediyorum.


Kitap, Em. Tümg. Osman PAMUKOĞLU’nun, 1993–1995 yılları arasında Hakkari Dağ ve Komando Tugayı ve Güvenlik Komutanlığı yaptığı sırada, PKK ile olan mücadelesini tüm çıplaklığıyla anlatmıştır.
Hakkâri’de tırmanan terörist faaliyetler sonrasında, dönemin Gn. Kur. Bşk.Org. Doğan Güreş, o zaman Kur. Alb. Olan Osman PAMUKOĞLU’ nu makamına çağırır ve Hakkâri’ ye görevlendirildiğini bildirir.

Görevi tereddütsüz kabul eden PAMUKOĞLU, 3 gün içerisinde Dağ ve Komando Tugayı’na gitmek için hazırlıklarını tamamlar. Tugaya ulaştığında bir durum değerlendirmesi yapar. Buna göre;
Dağ ve Komando Tugayı tüm birlikleriyle tam bir savunma düzenindedir.
2. Birlikler, kendi yakın çevrelerine küçük çaplı operasyonlara çıkmakta, fakat 400–500 m.’nin zor kat edildiği arazide PKK kamplarına ulaşmaları, günü birlik yapılan bu operasyonlarda mümkün olmadığından temas sağlayamadan geri dönmektedirler.

3. Hiçbir bilgi doğru ve güvenilir değildir. Halk devlete olan güvenini kaybetmiştir.
4. Mahalli yönetimler bırakın PKK’ yı desteklemeyi, PKK’nın ta kendisidir.
PKK, hemen hemen her gece ya bir karakola, ya da bir köye saldırı düzenliyor, bulunduğu mevki itibarıyla, kaçakçılığı önlemek için kurulmuş olan karakollarda askerler, her an bir saldırı bekler halde, sinir sistemleri tamamen bozulmuş bir şekilde, kapandaki av gibi beklemekteydiler.
19 Temmuz saat 02.00’da Ç. Dağ ve Komando Taburunun İran sınırı istikametinde çevre emniyeti için mevzilenen birimine PKK saldırı düzenler ve taburun bir uçaksavar makineli tüfeği ve bir tanksavar topu PKK’lılar tarafından götürülür.

Tabur komutanı bu olayı namus meselesi yapar ve gözyaşlarını tutamaz. Osman Paşa Binbaşının yanına gelir ve o silahları geri alıp kendisine vereceklerini söyler. Nitekim sonraki zamanlarda yapılan bir operasyonda bu silahlar ele geçirilir.

30 Ağustos 1993’den itibaren Tuğgeneralliğe terfi eden PAMUKOĞLU, aynı zamanda Dağ ve Komando Tugay Komutanlığı ve Hakkâri İç Güvenlik Komutanlığına atanır. Komutayı 07 Ağustos ta Utku Paşa’dan devralan Osman Paşa, kendisine bağlı bulunan tüm subay ve astsubayı (600 kişi) toplar ve onlara 10 yıldır çok fazla uzayan bu meselenin bitirilmesi için neler yapacaklarını anlatır. Artık her şeyin farklı olacağını, düşmanın hiç nefes almadan takip edileceğini, arkasından yakalayıp öldürene ya da kusup bayılana kadar koşulacağını emreder.

Ağustos ayının ortalarında düzenlenen İkiyaka harekâtıyla 250 kadar PKK militanı ölü ele geçirilir ve hiç şehit verilmez.
1993 dönemi Osman Paşa’nın gelişi ve ardından tugay komutanı olmasıyla terk edilen savunma düzeni ve PKK’ya karşı operasyonlarla geçer. PKK’ya vurulacak büyük darbelerin öncüleri olan bu faaliyetler sonrasında askerin ve milletin kendine güveni yeniden yerine gelir ve yerli halkın da devlete olan inancı tekrar sağlanır.

1994 döneminde Osman Paşa’nın ilk hedefi yurt içindeki PKK kamplarını süratle çökertmektir. Bu kamplar Karanlık Dağı (Kato) ve Alandüz (Oramar) Kamplarıdır.

09–10 Ocak gecesi Karanlık Dağı güneyden Yüksekova Dağ ve Komando Taburu ile Jandarma Komando Taburu, doğu ve kuzeyden ise Hakkâri’deki 2 nci Dağ ve Komando Taburu emrinde, Jandarma Özel Harekât Grubu ile çepeçevre kuşatılır.

Kato, yapısı itibarıyla çok sarp kayalıklarla kaplı olduğu için komando timlerinin tırmanmaya başlamaları topçu ve havan ateşi desteğinde yapılır. Dağın tepesine, mağra kovuklarına mevzilenen teröristler timlere yoğun makineli tüfek, piyade tüfeği, roketatarlarla saldırırlar. Havanlar ve topçular ateşe aynı şekilde karşılık verirler ve zaman zaman da Cobra Helikopterleri PKK mevzilerini döverler.

Ancak destek altında ilerleyebilen timler bu nedenle tırmanışı çok yavaş gerçekleştirirler. Duruma hemen müdahale eden Osman Paşa, yukarıdaki PKK’lıların üzerine helikopterlerle komando timleri atmayı planlar.
İki helikopter çatışmaların olduğu tarafın tam ters istikametine, 2 komando timini 2 sortiyle atar. O bölgede bulunan 7–8 kişilik PKK grubu üstlerine yağmur gibi komandolar yağınca şoka girip silahlarını bile ateşleyemeden bertaraf edilirler.

Dağdaki komandoların operasyonu sonucunda, yamaçtaki timler de yukarıya ulaşırlar ve toplam 24 saatte bütün operasyon bitirilir.
Bu kamp, aydınlatma sistemleri, jeneratörleri, mağaralara depolanmış erzakları ve diğer tesisleriyle küçük bir şehri andırmaktadır. Hem de Hakkâri il merkezinin 20 km. yakınında.

Kato Karanlık Dağ Operasyonunda 66 PKK’lı imha edilir, kamp mağaralar dâhil tüm malzemeleriyle imha edilip çökertilir.
Sıra yurt içindeki diğer bir kamp olan Hakkâri il merkezinin 20 km doğusundaki Alandüz (Oramar) PKK Kampına gelir.
27–28 Ocak 1999 gecesi 2000 komando mevcut geçit ve boğazlardan, 1500 komando da 28 Ocak 1999 da, havanın aydınlanmasıyla Oramar’a girmeye başlarlar.

Aynı saatlerde, bölgenin 23 ayrı kesimindeki tepelere dağ topları, havanlar, çok namlulu roketatarlar ile uçaksavarlar, bunların emniyetini sağlayacak komando timleriyle birlikte indirilir. Bölgenin doğu ve batı ucunda bulunan Deminli ve Çevrecik köyleri üzerine ilk helikopter geldiğinde yerden ateş açılır. Yerden ateş açan teröristlerin üzerine atlayan komando timleri militanları yok ederler ve kaçabilenler de iki taraftan gelen bölüklerin arasında öldürülürler.

İlerleyen zamanlarda, hava bir türlü açmadığından, harekâta başlanamaz. 3 günlük kumanyasını 6 gün yetecek şekilde idareli kullansalar da, hava şartları ve soğuk yüzünden geri dönme kararı almaktan başka çare kalmaz.

Daha sonraki zamanlarda yurt içinde gerçekleştirilen başarılı operasyonlarla PKK’ ya büyük darbeler indirilir, kampları çökertilir, erzak ve silah depoları imha edilir. Böylece 1995 yazında tüm bölgeye bu kamplardan dağılıp kanlı eylemler yapacak olan teröristlere büyük darbe indirilmiş olur.

1995 döneminde, yurt dışındaki ana kamplara operasyonlar planlanır ve başarıyla gerçekleştirilir. Kuzey Irak’taki Hakurk’a yapılan sınır ötesi operasyonun sonucunda, kamp tamamen çökertilir. Kaçamayan 100 kadar PKK’lı yok edilir ve bir ağır darbe daha balyoz gibi indirilmiş olur. Hakurk’da 268 yeraltı deposu, 229 piyade tüfeği, 40 adet makineli tüfek, 16 adet uçaksavar/tanksavar, 53 adet roketatar, 15 adet havan, 2446 adet el bombası ve daha birçok mühimmat ele geçirilir.

Yaz gelip de, kamplarından dağılıp ölüm saçmaya başlayacak olan PKK’lılar gerçekleştirilen sınır ötesi operasyonlarıyla yerlerinde yok edilirler.

Osman Pamukoğlu kitabında irili ufaklı pek çok operasyonu, başına gelen ilginç olayları, siyasi iradenin bu mücadeleye bakışını yalın bir anlatımla ve açık sözlülükle anlatıyor. Unutulanlar Dışında Yeni Bir Şey Yok, asla unutulmaması gereken zamanları bir kitap halinde sunuyor. Her Türk gencinin okuyup ibret alması gereken, bir ders kitabı niteliğinde.

Serenegas'a ithaftır.

Delikanlı

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorum yapmak ve siteye üye olmak isteyenler, Gmail hesabı ile siteye üye olabilir, Sitede yorum bölümünde, “yorumlama biçimi” yazan butondan “Google hesabı” yazanı seçerek yorumunuzu yazabilirsiniz.

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.