28 Ağustos 2012 Salı

Ölüm Öldü Bende


Yetim kaldı üstünde muhabbet ettiğim değirmentaşım
Sevdanın gizemli rengine gizlendi acılarım
Bir zamanlar yere göğe sığmazdı başım
Şimdi leyl-i rüzgarları öper darağacında yasım.

Sıra söğütlere telimin takılmasından bîzârım,
İçten içe kanayan sazım.
Âşıkların gölgesini sinemde taşırım,
Kalbimin enkazına sığan nice eziyetlerde hep ben varım
Dilim kesilse de sönmeden tutuşur içim,
Ümidime kurulan köprülerden düşmez umudum
Ben yine kuşların serdarı bülbülüm.
Kaktüs yaprağında nasibim
Bulutlar ırak nefesime, özüm söylenir her nefeste
Konuşmak bana yasaktı
Şirin candım şiirler içinde,
İsyankâr bir rüyada kanım çekildi en derine
Moloz taşları altında bir parça bezim kaldı
Simsiyah bir kıyamettir bana uzanan ellerin akıbeti.

25 Ağustos 2012

Paraf

1 yorum:

Yorum yapmak ve siteye üye olmak isteyenler, Gmail hesabı ile siteye üye olabilir, Sitede yorum bölümünde, “yorumlama biçimi” yazan butondan “Google hesabı” yazanı seçerek yorumunuzu yazabilirsiniz.

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.