Çocuktuk doludizgin zamanlarımız vardı
Yaşardık
Yaşamayı bilmeden hissetmeden sevdayı, aşkı
Ansızın büyüdük.
Bakış açılarımız ve sorularımız da büyüdü
Çünkü aşkı ve sevdayı yaşamayı öğrenmiştik.
Sen başka biriyle
Ben ise seninle...
Muradiye Külliyesi’nin çinileri çalınırken
Sen de hiç acımadan yüreğimi çaldın benden.
Gönül hırsızımdın şikâyetçi olamadığım.
Yaşamak seni
Suya yazı yazmaya çalışmak gibiydi.
Yaşamak seni
Bir şehri talan etmek gibiydi.
Dünyaya Bursa’da açılan gözlerim aşka seninle açılmıştı
Ben seni yazdıkça
Evliyalar, Erenler dile gelirdi
Aşk aşk diye diye…
Osmanlı Devleti camilerinin
En zengin örnekleri nasıl Bursa’daysa
Zamanın en romantik aşığı da Bursa’da yaşıyor.
Somuncu Baba ekmek pişirir
Ben ise senin ateşinde yanardım.
Dokunamazdım kutsallığına
Yalnızca dinlerdim sessizliğimdeki sesini.
Eflatun bir geceden sarkan
Çığlıklar olurdu yüreğimde
Süleyman Çelebi'nin yazdığı mevlüd misali.
Sonra zifiri karanlığıma ışık sızardı
Afallardım şaşkınlığım hasretin zincirlerini kırardı.
Seni görürdüm
Karabaş-ı Veli dergâhında
Beyaz kefeninde raks ederken
Ben ise Karagöz olurdum
Hiç tereddüt etmeden senin için kellesini veren.
Şimdi Uludağ'ın eteklerinde
Yaktım sigaramı seni izliyorum.
İznik'tesin biliyorum
İznik Konsilinde İncil'i değiştirir gibi
Beni değiştiriyorsun.
03 Nisan 2011
Efsane Etrafoğulları
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorum yapmak ve siteye üye olmak isteyenler, Gmail hesabı ile siteye üye olabilir, Sitede yorum bölümünde, “yorumlama biçimi” yazan butondan “Google hesabı” yazanı seçerek yorumunuzu yazabilirsiniz.
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.